Urla’da Yalnızca Yerlilerin Bildiği Kahvaltı Durakları
Turistlerin henüz keşfetmediği, sadece Urla halkının bildiği deniz manzaralı kahvaltı noktaları sade lezzetleriyle ve samimi ortamlarıyla dikkat çekiyor. Erken saatte gidenin yer bulabildiği bu kahvaltıcılarda menü yok, gürültü yok, sadece Ege sabahının dinginliği var.

Urla sabahları, denizin kokusu sokaklara sinmeden, martılar süzülürken başlar. İskele sahilinde, sabah 08:00 itibarıyla atılan birkaç masa, kahvaltı kültürünün en sade halini yansıtır. Menü kartı yoktur, acele eden garson yoktur. Zaten gelen kişi ne isteyeceğini bilir. İnce belli bardakta çay, bir tabakta ev yapımı peynir, zeytin ve reçel… Hepsi içten ve abartısız bir sunumla gelir. Burası, Urla’nın sahici yüzünü tanımak isteyenlerin uğrak noktasıdır.
SABAHIN SESSİZ KAHRAMANI olarak anılan Denizaltı Port (İskele Cd. No: 75), denizin hemen kıyısında yer alıyor. Turistik bir yer değil; müdavimlerinin sabahın en güzel saatlerinde buluştuğu bir mekan. Serpme kahvaltı taze ve özenli: beyaz peynir, Ege zeytinleri, ev yapımı reçeller ve yeni fırından çıkmış ekmek... Masaya oturduğunuzda her şey hazırdır, sadece çay istenir. Sakinlik ve manzara eşlik eder.
Yine sahilde, İskele Cd. No: 97/A’daki Fermaki, dışarıdan klasik bir kafe gibi görünse de içeride Ege usulü bir ev kahvaltısı sunar. Minik masalar, sade dekorasyon ve samimi bir servis anlayışıyla karşılar. Özellikle kayısı, turunç ve incir reçelleri meşhurdur. Kahvaltı sonrası denize bakarak yudumlanan kahveyle sabahın keyfi tamamlanır.
TABELASIZ AMA ANLAMLI KÖŞELER
İskele sahil yolunda yürürken, deniz kenarına konmuş birkaç masa göze çarpabilir. Çoğu tabelasız, Google’da yer almayan bu noktalarda sabah çayını içen bir amcayla, küçük termosuyla gelen bir teyze karşılayabilir sizi. Küçük bir büfeden alınan simit, az tuzlu peynir ve domates eşliğinde, ince belli bardakta çay... Bunlar bir kahvaltıdan fazlası; Ege’nin sabah ritüelidir.
Bu kahvaltılar aceleyle yapılmaz. Yan masada gazete okuyan biri, denize dalıp gitmiş çiftler, çocukların sahildeki neşesi... Zaman burada yavaş akar. Özenli ama gösterişsiz bu kahvaltıların en güzel yanı da fiyattır. Göz boyamaz, cüzdanı zorlamaz; birkaç lira karşılığında ruhu dinlendiren bir sabah yaşanır.
NASIL KEŞFEDİLİR?
Arabayla hızla geçip gitmek yerine, sabah saatlerinde İskele Caddesi boyunca yürümek gerekir. Deniz kenarındaki masa dizimlerine dikkat etmek yeterlidir. Büyük kalabalıklardan uzak, ama sadık müşteri kitlesine sahip küçük noktalarda bu deneyim gizlidir. Gözünle seç, burnunla kokla, ruhunla hisset… Gerisi zaten gelir.